Geçmişiniz İtinayla Temizlenir
GLASUVA NA POMAČİ ......POMAK HALKININ SESİ :: ................GENEL.................. :: Kitap ve Film Forumu
1 sayfadaki 1 sayfası
Geçmişiniz İtinayla Temizlenir
Geçmişiniz İtinayla Temizlenir
Cemil Koçak
İLETİŞİM YAYINLARI
Liste Fiyatı: 29,00 TL.
Yayın Yılı: 2009
558 sayfa
İthal Kağıt
13x19,5 cm
Karton Kapak
ISBN:9750506352
Dili: TÜRKÇE
Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cemil Koçak, 'ezber bozan' bir tarihçi. Erken cumhuriyet dönemi siyasi tarihi, önde gelen uzmanlık alanı.
İletişim Yayınları'ndan çıkan Geçmişiniz İtinayla Temizlenir kitabında resmî tarih içerisinde karanlıkta bırakılan, unutturulmaya çalışılan bir çok konuya ışık tutuyor. Cemil Koçak'la resmî tarih, ****** ve ******çülük üzerine konuştuk.
Geçmişiniz İtinayla Temizlenir derken neyi kastediyorsunuz?
Bu kitap benim daha önce değişik dergilerde yayınlanmış olan makalelerimin bir derlemesi.
Kitaptaki makalelerin çoğu mevcut paradigmaları sorgulayan yazılardan oluşuyor. Yazıların ortak paydası bizim geçmişimize ilişkin bilgilerimizi test etmekti. Dolayısıyla her yazı daha önce söylenmiş, yazılmış, inanılmış olan geçmişe ait bilgileri basit bir şekilde test ediyor ve genellikle de bilinenin doğru olmadığını söylüyor.
Doğru olmayan resmî tarih mi?
İster resmî tarih deyin isterse resmî ideolojinin kamuoyu üzerinde etkin bilgisi deyin. Ortalama bir tarih bilgisinin yetersiz olduğunu söylüyorum. Yetersiz olduğu için eksik olduğunu, eksik olduğu için de yanlış olduğunu söylüyorum. Kitaba neden böyle bir başlık koyduğuma gelince;çok basit. Resmî ideoloji geçmişe ait bilgiyi ya hiç söylemiyor ya da çarpıtarak söylüyor.
Karanlık noktalardan bahsetmemeyi tercih ediyor. Bazı noktaları bilmiyoruz. Bu karanlık noktalar da geçmişimizle övüneceğimiz noktalar değil. Onlardan hiç söz etmiyor. Uzun yıllar boyunca hiç yazılıp çizilmezse ortalama tarih bilgisine sahip insanlar haberdar olmazsa bu konular bilinmiyor.
Bu karanlık noktaya örnek verebilir misiniz?
1915 tipik karanlık noktalardan biridir. Kamuoyunun çok uzun yıllar boyunca 1915 hakkında hiçbir fikri yoktu. Şimdi şimdi konuşuluyor. ******'ün herhangi bir konudaki fikri nedir meselesinde de aynı şey geçerli. ******'ün belirli bir zamanda söylemiş olduğu söz eğer bizim tezimizi destekliyorsa onu alıyoruz, diğerini dışarıda bırakıyoruz. Oysa ******'ün değişik zamanlarda dile getirilmiş birbiriyle zıt görüşleri de var. Benim çarpıtma dediğim işlem bununla
ilgili. İşimize geleni söylüyoruz, diğerini dışarıda tutuyoruz. Bir diğer nokta da işimize gelen noktada yeterince argüman bulamazsak uyduruyoruz. Herkes olmamış olanı olmuş gibi gösterince olmamış olanı olmuş gibi kabul ediyoruz.
******'e ait söz mü uyduruluyor?
Evet. Son zamanlarda ******'e mal edilen bir söz var: Mevzubahis olan vatansa gerisi teferruattır. ******'ün böyle bir laf ettiğine dair hiçbir yerde kayıt yok. Ama hoşumuza gitmiş kullanıyoruz. Oysa birisi bunu uydurmuş.
Uydurmaya bir örnek de Anadolu Ajansı Türkiye'nin sesini dünyaya duyuracaktır sözüdür. Bu sözün Mustafa Kemal ******'e ait
olmadığı ve dönemin genel müdürünce uydurulduğu ortaya çıkmıştı.
Peki resmî tarih nasıl ortaya çıktı?
Resmî tarih dediğimiz şey iktidarın konjonktürel olarak ortaya koyduğu geçmişe ilişkin toplumun kabul etmesini istediği bilgiler toplamıdır. Bunun en bariz örneğini ders kitaplarında görürüz. Her iktidar değişikliğinde genellikle ders kitapları da değişir. Ders kitaplarının içeriği amacı o kadar ideolojiktir ki bütün geçmişi var olan nokta açısından yeniden görürüz. Demokrat Parti iktidara geldikten sonra yeni rejimin kendini meşrulaştırmak için okuttuğu kitap farklıdır. 27 Mayıs'ın ardından okullarda okutulan kitap farklıdır. Bu hep böyle gider.
Ders kitaplarında okuduğumuz Milli Müca-dele'nin tarihini kim yazdı?
****** 1927'de kendi nutkunu okuyana kadar Milli Mücadele'nin bir tarihi yoktu. Bu, zaman içinde oluştu. ******'ün gözünden ve bakışından Milli Mücadele tarihi Nutuk'ta kristalize olduktan sonra Milli Mücadele tarihinin resmî anlatımı söz konusudur. O zamana kadar Milli Mücadele'nin farklı anlatım tarzları vardı. Onlar silindiler, yok oldular. Nutuk bu tarihten sonra Milli Mücadele'nin anlatımını belirledi. Nutuk, Milli Mücadele'nin bütün damarlarını, o dönemde olmuş olan her şeyi bize anlatmaz.
Resmî tarih, gayri resmi tarihi de üretti...
Buna karşı psikolojik bir tepki oluyor. Fakat psikolojik tepkiyle tarihçiliği karıştırmamak lazım.
Resmî tarihte bilginin kendisinde problem var. Bilgi temiz değil, kirletilmiş. Öncelikle bilgiyi sahih hale getirmek lazım.
Kirli bilgi derken...
Bilginin bir kısmını alıp diğer kısmını bırakmak, hiç almamak ya da aleyhimize çalışabilecek bir bilgiyi hiç kimsenin görmemesini sağlamak...
Doğru bilgiye ulaşmanın yolu yok mu?
Bunun kolay bir yolu yok. Gerçekten vicdani bir kanaate ulaşmak istiyorsanız bir tarihçinin yapacağı kadar araştırma yapmanız gerekir. Karşıt kitaplar okuyarak bu tezlerin ne ölçüde güvenilir olduğunu yakalamak ortalama bir okuyucu açısından çok zordur. Adamlar belge koyuyor. Belgeye atıfta da bulunuyor. Ortalama bir tarih meraklısının o belgeyi okuması mümkün değil. O belgelere bakıyorsunuz söylenenle belgeler birbirini tutmuyor. Resmen sahtecilik yapılıyor. Ya da belgede yazılanın bir kısmını almış. Bir kısmını hiç almamış.
Murat Tokay tarafından yazıldı.
Cemil Koçak
İLETİŞİM YAYINLARI
Liste Fiyatı: 29,00 TL.
Yayın Yılı: 2009
558 sayfa
İthal Kağıt
13x19,5 cm
Karton Kapak
ISBN:9750506352
Dili: TÜRKÇE
Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cemil Koçak, 'ezber bozan' bir tarihçi. Erken cumhuriyet dönemi siyasi tarihi, önde gelen uzmanlık alanı.
İletişim Yayınları'ndan çıkan Geçmişiniz İtinayla Temizlenir kitabında resmî tarih içerisinde karanlıkta bırakılan, unutturulmaya çalışılan bir çok konuya ışık tutuyor. Cemil Koçak'la resmî tarih, ****** ve ******çülük üzerine konuştuk.
Geçmişiniz İtinayla Temizlenir derken neyi kastediyorsunuz?
Bu kitap benim daha önce değişik dergilerde yayınlanmış olan makalelerimin bir derlemesi.
Kitaptaki makalelerin çoğu mevcut paradigmaları sorgulayan yazılardan oluşuyor. Yazıların ortak paydası bizim geçmişimize ilişkin bilgilerimizi test etmekti. Dolayısıyla her yazı daha önce söylenmiş, yazılmış, inanılmış olan geçmişe ait bilgileri basit bir şekilde test ediyor ve genellikle de bilinenin doğru olmadığını söylüyor.
Doğru olmayan resmî tarih mi?
İster resmî tarih deyin isterse resmî ideolojinin kamuoyu üzerinde etkin bilgisi deyin. Ortalama bir tarih bilgisinin yetersiz olduğunu söylüyorum. Yetersiz olduğu için eksik olduğunu, eksik olduğu için de yanlış olduğunu söylüyorum. Kitaba neden böyle bir başlık koyduğuma gelince;çok basit. Resmî ideoloji geçmişe ait bilgiyi ya hiç söylemiyor ya da çarpıtarak söylüyor.
Karanlık noktalardan bahsetmemeyi tercih ediyor. Bazı noktaları bilmiyoruz. Bu karanlık noktalar da geçmişimizle övüneceğimiz noktalar değil. Onlardan hiç söz etmiyor. Uzun yıllar boyunca hiç yazılıp çizilmezse ortalama tarih bilgisine sahip insanlar haberdar olmazsa bu konular bilinmiyor.
Bu karanlık noktaya örnek verebilir misiniz?
1915 tipik karanlık noktalardan biridir. Kamuoyunun çok uzun yıllar boyunca 1915 hakkında hiçbir fikri yoktu. Şimdi şimdi konuşuluyor. ******'ün herhangi bir konudaki fikri nedir meselesinde de aynı şey geçerli. ******'ün belirli bir zamanda söylemiş olduğu söz eğer bizim tezimizi destekliyorsa onu alıyoruz, diğerini dışarıda bırakıyoruz. Oysa ******'ün değişik zamanlarda dile getirilmiş birbiriyle zıt görüşleri de var. Benim çarpıtma dediğim işlem bununla
ilgili. İşimize geleni söylüyoruz, diğerini dışarıda tutuyoruz. Bir diğer nokta da işimize gelen noktada yeterince argüman bulamazsak uyduruyoruz. Herkes olmamış olanı olmuş gibi gösterince olmamış olanı olmuş gibi kabul ediyoruz.
******'e ait söz mü uyduruluyor?
Evet. Son zamanlarda ******'e mal edilen bir söz var: Mevzubahis olan vatansa gerisi teferruattır. ******'ün böyle bir laf ettiğine dair hiçbir yerde kayıt yok. Ama hoşumuza gitmiş kullanıyoruz. Oysa birisi bunu uydurmuş.
Uydurmaya bir örnek de Anadolu Ajansı Türkiye'nin sesini dünyaya duyuracaktır sözüdür. Bu sözün Mustafa Kemal ******'e ait
olmadığı ve dönemin genel müdürünce uydurulduğu ortaya çıkmıştı.
Peki resmî tarih nasıl ortaya çıktı?
Resmî tarih dediğimiz şey iktidarın konjonktürel olarak ortaya koyduğu geçmişe ilişkin toplumun kabul etmesini istediği bilgiler toplamıdır. Bunun en bariz örneğini ders kitaplarında görürüz. Her iktidar değişikliğinde genellikle ders kitapları da değişir. Ders kitaplarının içeriği amacı o kadar ideolojiktir ki bütün geçmişi var olan nokta açısından yeniden görürüz. Demokrat Parti iktidara geldikten sonra yeni rejimin kendini meşrulaştırmak için okuttuğu kitap farklıdır. 27 Mayıs'ın ardından okullarda okutulan kitap farklıdır. Bu hep böyle gider.
Ders kitaplarında okuduğumuz Milli Müca-dele'nin tarihini kim yazdı?
****** 1927'de kendi nutkunu okuyana kadar Milli Mücadele'nin bir tarihi yoktu. Bu, zaman içinde oluştu. ******'ün gözünden ve bakışından Milli Mücadele tarihi Nutuk'ta kristalize olduktan sonra Milli Mücadele tarihinin resmî anlatımı söz konusudur. O zamana kadar Milli Mücadele'nin farklı anlatım tarzları vardı. Onlar silindiler, yok oldular. Nutuk bu tarihten sonra Milli Mücadele'nin anlatımını belirledi. Nutuk, Milli Mücadele'nin bütün damarlarını, o dönemde olmuş olan her şeyi bize anlatmaz.
Resmî tarih, gayri resmi tarihi de üretti...
Buna karşı psikolojik bir tepki oluyor. Fakat psikolojik tepkiyle tarihçiliği karıştırmamak lazım.
Resmî tarihte bilginin kendisinde problem var. Bilgi temiz değil, kirletilmiş. Öncelikle bilgiyi sahih hale getirmek lazım.
Kirli bilgi derken...
Bilginin bir kısmını alıp diğer kısmını bırakmak, hiç almamak ya da aleyhimize çalışabilecek bir bilgiyi hiç kimsenin görmemesini sağlamak...
Doğru bilgiye ulaşmanın yolu yok mu?
Bunun kolay bir yolu yok. Gerçekten vicdani bir kanaate ulaşmak istiyorsanız bir tarihçinin yapacağı kadar araştırma yapmanız gerekir. Karşıt kitaplar okuyarak bu tezlerin ne ölçüde güvenilir olduğunu yakalamak ortalama bir okuyucu açısından çok zordur. Adamlar belge koyuyor. Belgeye atıfta da bulunuyor. Ortalama bir tarih meraklısının o belgeyi okuması mümkün değil. O belgelere bakıyorsunuz söylenenle belgeler birbirini tutmuyor. Resmen sahtecilik yapılıyor. Ya da belgede yazılanın bir kısmını almış. Bir kısmını hiç almamış.
Murat Tokay tarafından yazıldı.
pomaklar.com- Admin
-
Mesaj Sayısı : 1529
Yaş : 50
Yaşadığınız Yer - Doğum yeri : Pomakistan
İşiniz : Yazar,araştırmacı),Siyaset
Ad Soyad & İme Prezime : Pomaklar.com
Tesekkur : 42
Puan : 1647
Kayıt tarihi : 27/05/07
Character sheet
Blog: test -
GLASUVA NA POMAČİ ......POMAK HALKININ SESİ :: ................GENEL.................. :: Kitap ve Film Forumu
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz